Her şey yolunda ilerlerken önce muhtaç etmek için çabaladılar.
Sonra ihtiyaç gidermek için hizaya soktular.
Hizadayken durumun farkına varanların başını ezdiler,
Kalanları sindirdiler,
Kazan kaldıranları fişlediler,
Kazanmaları gerekti her ne pahasına olursa olsun,
Varsa yoksa kazanmak hayat memat meselesiydi,
Bu kadar kötülükleri üst üste binince işler bozulmaya başladı.
Paranın kokusunu almışlardı.
Çıraklığı biterken ustalığa hırsla soyunmaya başladı.
Usta olmak çok önemliydi.
Harcamaya başladılar. Öylesine bol keseden harcamaya başladılar ki;
daha fazlasının geri geleceğini bildiklerinden, hala daha harcamaya devam ediyorlar.
Hem de bizim olanı kendileri için harcıyorlardı.
Bizi, bize küstürdüler.
Üstüne yetmezmiş gibi, bizim paralarımızla bize efendilik ettiler.
Şimdi ustalık için oy istiyorlar.
Vermiyor musun oyunu?
Veriyorsan sorun yok!
Vermiyorsan;
Tehdit var,
Kavga var,
Korku var.
Kavga ve tehdit kar etmiyorsa;
İş var,
Aş var,
Para var,
Var oğlu var sen "he" de...
Oy uğruna, ne gerekirse hepsi var.
Kime kazandıracağımıza dikkat etmek zorundayız.
Kötülüğü yok etmek de, büyütmek de bizim elimizde.
Kötüye güç vermeyelim.
Unutmayın...
Sorun...
Sorgulayın!
Bu karanlığın arkasında kim/ler var?