av.selcukatalay @ gmail.com

Benim fanî ömrümde yetişebildiğim, nezaketi, beyefendiliği, içten davranışları ile meşhur, değerli bir ağabeyimdi.

Ailesinin diğer fertleri de aynı esas davranışlarda idiler. Bakkal Abdurrahim ağabey her halde aile mesleği olarak icra ettiği bakkallık nedeni ile tanıyordum. Rahmetli babaları Aziz amcamızı da arada dükkânda gördüğümden, tahminimce hazır pratik yiyecek olarak çokça helva satıldığından “HELVACILAR” aile ismiyle de anılırlardı.

Ben sevgili Mithat ağabeyimi kırtasiyecilik mesleğini icra ederken tanıdım. Okul ihtiyaçlarımı alırdım. Sohbet ederdim. Gayet albenili şeyler satardı, alırdık.

Aklımda kalan önemli alışverişlerden bende iz bırakanları, büyücek Philips marka bir radyo almıştık. Kısa dalgası iki hat halinde sunulmuştu. Bu nedenle birbirine karıştırılmadan, yurtdışı Türkçe yayınları dinliyorduk. Bu gün artık geçerli olmayan, tek taraflı yayın yapan TRT’nin tek taraflı yayınlarından kurtuluyorduk. Bilhassa her 10 yılda bir sivil siyasete yön verme amacıyla ihtilal veya  siyasî müdahale yapıldığı ve tamamen faşist propagandaya maruz kaldığımızda ; bir parça daha geniş bilgi kazandığımızı sanıp, avunuyorduk.

Halbuki üzerimizde, KARAGÖZ OYUNLARI oynanıyordu. Her tarafı elinde tutan şer güçler, bizim canlarımız giderken, bıyık altından gülüyorlardı. Çok şükür bu ‘gün halkımız, öylelerini def edecek bilinç seviyesine gelmiştir, büyük çoğunlukla…

Bu gün halâ 1. Dünya Savaşı’daki ağır yenilgi faturalarını ödüyoruz. İnşaAllah tam bağımsız TÜRKİYE amacımıza büyük güçlükler çıkarılmasına rağmen gayret ediyoruz ve BAŞARACAĞIZ !!!...

İkici hafızamda kalan alışverimiz; öğrenciyim. Haziran 1968’de üniversiteyi işgal edenlerdeydi. Aynı yıl biterken tasavvufa salındım. Babam rahmetli ile Mithat ağabeyimin işyerinin önünden geçerken vitrininde Mesnevi-i şerif başda ne kadar tasavvufa dair eser varsa hepsini aldık. Millî Eğitim yayınlarıydı. Sonraki hayatımda da bizzat İzmir Kemeraltı’ndaki satış yerlerinden çok alışveriş yaptım.

Ailede yakın olduğum ikinci büyüğüm, Yıldırım Yurdaşan idi. Adalet Parti’de görev aldığım yıllarda yönetim kurulunda birlikte çalıştık. Güzel günlerimiz oldu,  her zaman fikirlerinden faydalandık.

Zeki Yurdaşan  kardeşim, bakkallık mesleğini devam ettiriyor. Serpil Yurdaşan Topçu hanım, Ziraat Mühendisi olarak hayatını devam ettiriyor. Değerli eşi Erdinç Topçu bey de Ziraî İlaç alış verişi ile bize ve topluma hizmetlerini devam ettiriyor.

Benim yakın olarak muhatap olduğum torun Aziz Yurdaşan, tarımla uğraşıyor diye biliyorum. Tabii ailenin bir çok ferdi bulunmaktadır. Hepsine sağlıklı, mutlu ve uzun ömürler diliyorum, saygı ve sevgilerimi sunuyorum, tabii olarak hepinize sevgili dostlarım….